
Hz. İsa(as)'ın Yeryüzüne Geliş Alametleri
41. Barışın Kalkması
Yukarıdaki hadis günümüzde açıkça yaşanmaktadır. Özellikle
İsrail-Filistin arasında her türlü girişim ve çabaya rağmen
bir türlü gerçekleşemeyen barış, hadisin işaret ettiği olaylardan
biri olabilir. (En doğrusunu Allah bilir.) Ayrıca günümüzde
yeryüzünde barışın yerleşmesi, savaş ve kavgaların bitmesi
için dünyanın dört bir yanında barış yanlıları tarafından
gösteriler düzenlenmektedir. Ancak tüm bu gösteriler yalnızca
Ortadoğu'da değil dünyanın birçok bölgesinde devam eden çatışma,
savaş ve katliamları engelleyememektedir.
|
Yeni
Mesaj, 11 Eylül 2001, "Barışa İsrail bombası"
Yeni Şafak, 2 Ağustos 2003, "Yol Haritası İsrail'in
umrunda değil"
Yeni Şafak, 13 Ağustos 2003, "Ateşkesi İsrail bozdu" |
42. İhtilallerin Olması
İç çatışmaların ve ihtilallerin artması,
Peygamberimiz (sav)'in ahir zamanla ilgili verdiği önemli
bilgilerdendir. 20. yüzyılın sonlarından itibaren başta Salvador,
Nikaragua gibi Orta ve Güney Amerika ülkeleri olmak üzere,
dünyanın dört bir yanında ihtilaller, darbeler ve karşı-darbeler
yaşanmıştır. 1980'lerin başında Orta Amerika'da, bir grup
yönetici kadro ile askeri liderler arasında meydana gelen
menfaat çatışmaları, kırsal kesimlerde örgütlenen gerilla
hareketlerinin de güç kazanmasıyla yaklaşık 22 milyon insanı
etkisi altına alan büyük bir çatışma ve kargaşa ortamına dönüşmüştür.
Yapılan ihtilaller ile Nikaragua'da Somoza iktidarı devrilmiş,
Honduras, El Saldavor ve Guetemala'da büyük ayaklanmalar yaşanmıştır.
Tüm bu olaylar sırasında yalnız 1982 yılında, söz konusu bölgede
15 bin kişi hayatını kaybetmiştir.27
|
 |
Vatan, 17 Temmuz 2003, "900 asker
170 binlik ülkede darbe yaptı" |
|
43. İnsanların Birbirinden Kaçışması
Hadiste, insanların güvensizlik ve korku nedeniyle birbirlerinden
kaçmalarına dikkat çekilmektedir. Bununla, yurtlarından göç
etmek zorunda bırakılan insanlara işaret ediliyor olması muhtemeldir.
Gerçekten de çatışmalar nedeniyle evlerini terk eden, savaşlar
yüzünden topraklarından sürülen insanların sayısı 20. yüzyılın
başlarından itibaren büyük artış göstermiştir.
Özellikle son 20-30 yılda bu artış
dikkat çekici bir rakama ulaşmıştır. 2001 yılı itibariyle
yaklaşık 23 milyon olan dünyadaki mülteci sayısı, 2002 yılında
neredeyse 30 milyona yaklaşmıştır.28
|
|
Cumhuriyet, 6 Şubat 2003, "600 bin
kişilik göç dalgası"
Milliyet, 12 Ağustos 2003, "Bizi Liberya'ya
geri göndermeyin" |
|
44. Dünyayı Karışıklık ve Kargaşanın Kaplaması
 |
|
Dünya hercü merc* içinde kaldığında, fitneler zuhur
ettiğinde, yollar kesildiğinde, bazıları bazısına
hücum ettiğinde, büyük küçüğe merhamet etmediği,
büyüğe vakarlı davranmadığında Allah, bu sırada
onlardan adavetin (düşmanlığın) kökünü kazıyarak
dalalet (iman ve İslamiyet'ten ayrılmak, sapkınlık)
kalelerini fethedecek ve evvelce benim ayakta tuttuğum
gibi, ahir zamanda dini ayakta tutacak, önceden
zulümle dolu olan dünyayı adaletle dolduracak birini
(Mehdi) gönderecektir. (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il
Mehdiyy-il Ahir Zaman, s.12)
|
|
 |
 |
 |
(* Herc-ü Merc: İnsanlar arasında meydana gelen fitne, fesat,
darmadağınık, karmaşık, allak bullak ortam.)
Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Benden sonra
fitneler olacaktır. Orada terör ve harpler vardır. Sonra onlardan
daha şiddetli fitneler olacaktır. Her ne zaman (fitnelerin)
sonu geldi denilse, yeni bir ayaklanma olacaktır. Ta ki, benim
soyumdan bir adam (Mehdi) çıkıncaya kadar fitnenin girmediği
bir Arap evi ve ulaşmadığı bir Müslüman kalmayacaktır." (Mer'iy
b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi'si, Feraidu
Fevaidi'l Fikr Fi'l İmam El-Mehdi El-Muntazar; Beklenen Mehdi,
s.147)
Hadislerde görüldüğü gibi, belirli bir yer bildirilmeyip,
karışıklığın dünyanın her tarafında yayılacağına işaret edilmektedir.
Gerçekten de hadislerde tarif edildiği şekilde, bugün dünyanın
beş kıtasında büyük kargaşa, savaşlar, katliamlar ve terör
olayları devam etmektedir. Her gün yüzlerce insan sebepsiz
yere öldürülmekte, yurtlarından çıkarılmaktadır. (Detaylı
bilgi için bkz. Harun Yahya, Kıyamet
Alametleri, Araştırma Yayıncılık)
|
|
Yeni Şafak, 29 Aralık 1999, "Katliamlar
Yüzyılı"
Zaman, 2 Eylül 2000, "Dünya barışa hasret"
Vatan, 17 Ocak 2003, "Anarşizm hortladı"
Cumhuriyet, 2 Ocak 2002, "Dünya barış istedi"
|
|
45. Büyük Olayların ve Hayret Verici Şeylerin
Meydana Gelmesi
Onun zamanında büyük hadiseler vuku bulacak (oluşacak).
(El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 27)
"... zelzeleler, kederler, büyük hadiseler yakındır.
O gün Kıyamet, insanlara, şu elimin, başına olan yakınlığından
daha yakındır", buyurdu. (Ebu Davud, Cihad: 37, (2535))
Onun zuhur mebdeleri (çıkışının başlangıcı) ve
mukaddimeleri (çıkış alametleri) Resulullah Efendimiz'in irhasatına*
benzer. (Mektubat-ı Rabbani, 2/258)
(*İrhasat: Hz. Muhammed (sav)'in peygamberliğinden
evvel meydana gelen olağanüstü hallerdir ki, bunlar peygamberliğine
delil teşkil eden olaylardandır.)
|
|
(Sol,
alt resim) Ebola virüsü onbinlerce kişinin
ölümüne neden oldu.
(Üst, orta resim) 1985'de Kolombiya'nın Nevado
del Ruiz volkanının patlaması 20.000 kişinin
ölümüne yol açan büyük bir felaketti.
(Sol üst resim) 29-30 Nisan 1991'de Bangladeş'te
meydana gelen sel felaketinde 139.000 insan
ölmüştü. Yaklaşık yarım milyon hayvan da telef
olmuştu.
(Sağ en alt resim) 1997'de Kuzey Dakota Grand
Forks'da nehrin taşması ile 1.8 milyon hektar
tarım alanı sular altında kalmıştı. 1 milyar
dolardan fazla zarara yol açan, olay, gazetelerde
Büyük Çamur: Şehir Kayboldu başlığı ile yer
almıştı.
Hürriyet, 12 Eylül 1999, "Deprem
Tayvan' ı da 7.6'yla vurdu"
"Earthquake in Mexico", 1985 Meksika depremi
|
|
Hz. Muhammed (sav)'in doğumundan önce büyük ve olağanüstü
olaylar meydana gelmişti. Doğduğu gece yeni bir yıldız doğmuş,
ateşe tapan İran padişahlarının sarayının 14 burcu yıkılmış,
İran'da 1000 yıldır yanmakta olan Mecusi ateşi sönmüş, Semavi
Vadisi sel suları altında kalmış, Save Gölü kurumuştu...
Yukarıdaki rivayetlerde işaret edildiği gibi, Mehdi'nin ortaya
çıkışı da, Peygamber Efendimiz (sav)'inkine benzeyecektir.
Onun çıkışı döneminde de büyük ve harika olaylar olacaktır.
Son 100 yıldır dünya üzerinde meydana gelen büyük olayların
bazıları şöyledir:
- Kabe basıldı ve çok sayıda Müslümanın
kanı akıtıldı.
- 2500 yıllık İran şahlığı yıkıldı ve İran
Şahı Rıza Pehlevi öldü.
- Hindistan'ın Bombay kentinde bir fabrikadan
sızan gaz 20.000 kişinin ölümüne yol açtı.
- İki Müslüman ülke olan İran ve Irak arasında
8 yıl sürecek bir savaş başladı.
- Ruslar, Afganistan'ı işgal etti.
- Mexico City şiddetli bir depremle yerle bir
oldu.
- Kuzey Kolombiya'daki Nevado Del Ruiz yanardağı
400 yıldır ilk kez patladı. Eriyen kar ve buzun oluşturduğu
çamur yüzünden Armero kenti haritadan silindi. 20.000 kişi
öldü.
- Bangladeş'teki sel 25.000 kişinin ölümüne
sebep oldu.
- Hıristiyanlığın merkezi Roma'yı sular bastı.
- 1986'da Çin'de tarihinin en büyük orman yangını
oldu.
- Hindistan Başkanı Gandi, Mısır Devlet başkanı
Enver Sedat, İsveç Başbakanı Olof Palme öldürüldü.
- Papa II. Jean Paul vuruldu.
- 1980 yılı başlarında ilk AIDS vakaları tespit
edildi. Şu ana kadar on binlerce kişinin ölümüne sebep olan
bu hastalığa "Çağın Vebası" ismi verildi.
 |
Uzay mekiği Challenger
1986 yılında fırlatılışından hemen sonra infilak etmişti. |
- 1986'da uzay mekiği Challenger fırlatılışından
sonra infilak etti.
- 26 Nisan 1986'da Ukrayna'daki Çernobil Nükleer
Santralı'nda şimdiye kadar görülen en büyük nükleer kaza meydana
geldi. Birçok Avrupa ülkesi yayılan radyasyondan etkilendi.
- Ozon tabakasının delinmesi Dünya iklimi üzerinde
çok olumsuz etkiler bıraktı.
- Sovyetler Birliği yıkıldı ve Gorbaçov'la
birlikte Bağımsız Devletler ortaya çıktı.
- Irak'ın Kuveyt'i ilhak etmesinden sonra yıllarca
sürecek olan Körfez Savaşı başladı.
- Ermenistan'daki depremde kent harabeye dönüştü.
500.000 kişi evini terk ederken, ölü sayısı 40.000'i aştı.
- 1989 yılında Çin'de komünist bölükler tanklarla
öğrencilerin üzerine yürüdü, Tiananmen meydanında 2000 öğrenci
öldü.
- Soğuk Savaş'ın sembolü olan Berlin duvarı
inşasından tam 28 yıl sonra yıkıldı.
- 1990 yılında Kabe'deki tüneldeki izdihamda
1400'den fazla hacı hayatını yitirdi.
- 1991 yılında Bangladeş'te meydana gelen sellerin
sonrasında yaklaşık 139.000 kişi öldü, on milyonlarca kişi
evsiz kaldı.
- Son 20 yıldır Amerika'da fırtınalar, kasırgalar,
hortumlar ve seller durmak bilmedi. Binlerce insan öldü, milyonlarcası
evini terk etti ve zarar her seferinde milyar dolarlarla ölçüldü.
- Bosna ve Kosova'daki katliamlarda yüz binlerce
Müslüman öldürüldü ve yüz binlercesi yurtlarından çıkarıldı.
- Ebola virüsü on binlerce kişinin ölümüne
sebep oldu.
- El Nino tüm dünya ülkelerine çok büyük felaketler
getirdi.
- 19 Ekim 1987'de Londra Borsası çöktü. Yaşanan
büyük panik sonucunda 50 milyar sterlinlik değer kaybı yaşandı.
- 19 Nisan 1995'de ABD'nin Oklahoma kentindeki
Federal Binaya yapılan bombalı saldırıda 168 kişi öldü.
- 22 Mart 1997'de Hale-Bopp kuyruklu yıldızı,
saatte 160 km. hızla Dünya'nın 195 milyon km. yakınından geçti.
Çıplak gözle izlenebilen Hale-Bopp'un geçişi, tüm dünyada
milyonlarca kişi tarafından büyük bir ilgiyle karşılandı.
- 10 Mayıs 1997'de İran'daki 7.1 şiddetindeki
depremde 1500 kişi öldü.
- 4 Şubat 1998'de Afganistan'daki 6.1 şiddetindeki
depremde 5 bin kişi hayatını kaybetti.
- 25 Ocak 1999'da Kolombiya'daki 6 şiddetindeki
depremde 1171 kişi hayatını kaybetti.
- 21 Eylül 1999'da Tayvan'daki 7.6 şiddetindeki
depremde 2100'den fazla kişi hayatını kaybetti.
- 11 Eylül 2001'de ABD'ye, tarihin en büyük
terörist saldırısı düzenlendi: İki yolcu uçağı, sabah mesaisinin
başladığı saatlerde 18 dakika arayla New York'taki Dünya Ticaret
Merkezi'nin bulunduğu iki gökdeleni vurdu. Ardından bir başka
uçak Pentagon'a düştü. Saldırıda beş binin üzerinde insan
öldü.
- Hindistan'da büyüklüğü 7.9 olan bir deprem
meydana geldi ve binlerce kişi yaşamını yitirdi.
- Avrupa'da yaşanan aşırı sıcaklar 10 binlerce
insanın ölümüne neden oldu.
- 60.000 senede bir gerçekleşen bir olay meydana
geldi ve Mars gezegeni Dünya'ya en yakın konuma geldi.
- Kasım 2003'te dünyanın en kurak bölgelerinden
olan Mekke'de meydana gelen sel felaketinde 12 kişi yaşamını
yitirdi.
|
(sol resim)
1987'de Londra Borsasının çökmesiyle 50 milyar
sterlinlik değer kaybı yaşandı.(ortada) Bir
suikast sonucu öldürülen liderlerden biri
ise Hindistan Başkanı Gandi idi. (sağ üst)
1980 yılı başlarında ilk AIDS vakaları tespit
edildi. Yaklaşık 18.8 milyon insanın ölümüne
sebep olan bu hastalığa "Çağın Vebası" ismi
verildi. (en sağ alt resim) 20. yüzyılın ortalarından
itibaren meydana gelen büyük olaylar arasında
Papa II. Jean Paul'ün vurulması da vardı.
Hürriyet, 13 Kasım 2003, "Yeryüzünün
en kurak kenti Mekke'de sel"
|
|
46. Bazı Müslümanların Durumu
Peygamberimiz (sav) yukarıdaki hadisinde bir kısım Müslümanların
kendi aralarındaki ayrılığa dikkat çekmiştir. Ahir zamanda
makam, mevki, güç elde edip sonra birlik olmak yerine birbirlerine
karşı düşmanca tavırlar göstereceğine işaret etmektedir. Peygamberimiz
(sav) başka hadislerinde de kimi Müslümanlar arasında yaşanacak
olan haset, çekememezlik, düşmanlık gibi tehlikelere dikkat
çekmiştir:
Fitne işte şuradan, şeytanın iki boynuzunun doğacağı
yerden gelecektir. Halbuki sizler birbirinizin boyunlarını
vuruyorsunuz... (Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri,
s. 369, no. 675)
... birbirinizle nefsaniyet yarışına düşersiniz,
birbirinize haset edersiniz, birbirinize sırt çevirip ayrılırsınız
ve birbirinize düşman olursunuz. (Sahih-i Müslim, 4/2274)
Ümmetim üzerine bir zaman gelir ki, fukaha birbirlerini
çekemez. Tekelerin birbirlerini kıskandığı gibi, birbirlerini
kıskanırlar. (Hatim, Hatib; Geleceğin Tarihi 1, s.28)
47. İslam Dünyasının Mevcut Konumu
İslam dünyası, geçmişte tarihin en büyük ve ihtişamlı medeniyetlerinden
birini inşa etmişti. 20. yüzyılın başlarında Osmanlı İmparatorluğu'nun
yıkılmasıyla birlikte, İslam dünyasının 20. yüzyıldaki konumu
derinden etkilendi. İslam Birliği dağıldı. 21. yüzyıla girdiğimiz
şu günlerde İslam dünyasının pek çok bölgesinde çözüm bekleyen
sorunlar, üzerinde uzlaşma sağlanması gereken çeşitli anlaşmazlıklar
halen devam etmektedir. Müslüman ülkelerden bazıları bilim,
teknoloji, ekonomi gibi alanlarda büyük atılımlar yapmaları
gereken bir konumdadırlar. Hadiste belirtilen Müslümanların
yaşayacağı "fetret" devriyle, bazı Müslümanların bugün içinde
bulundukları bu duruma işaret ediliyor olması muhtemeldir.
Ancak unutmamak gerekir ki, İslam dünyasının geçmişte olduğu
gibi bugün de tüm dünyaya ahlakı, huzuru, güvenliği ve bolluğu
ile örnek teşkil edecek ihtişamlı bir medeniyet kurmaları
son derece kolaydır. Bunun için yapılması gereken; Kuran ahlakının
ve Peygamberimiz (sav)'in sünnetinin eksiksiz olarak yaşanması
ve bu ahlakın bir gereği olan İslam Birliği'nin sağlanmasıdır.
48. Müslümanların Birbirleri ile Savaşmaları
O günlerde araları bozuk olan müminler Deccalin
hedefi olmaktan kurtulamazlar. (Hakim, Müstedrek, 4:529-530;
Mehdi ve Deccal, s. 93)
Hz. Ebu Hureyre (ra) anlatıyor: Resûlullah aleyhissalâtu
vesselâm buyurdular ki: "Müslümanlardan iki grup aralarında
savaşmadıkça Kıyamet kopmaz. Bunlar aralarında büyük bir savaş
yaparlar, fakat dâvaları birdir." (Buhari, Fiten: 24, Menakıb:
25, İstitabe: 8; Müslim, İman: 248, Fiten: 17)
Peygamberimiz (sav) 1400 sene önce bildirdiği bu hadislerinde
günümüzde yaşanacak olan bazı olaylara dikkat çekmiştir. Nitekim
hadislerde haber verildiği gibi Hicri 1400 yıllarının başından
itibaren bazı Müslüman ülkeler arasında savaş ve çatışmalar
yaşanmıştır. İran-Irak savaşı, Irak'ın 1990 yılında Kuveyt'i
işgali bu savaşlara örnektir.
49. Müslümanların Maruz Kaldıkları Şiddetli
Belalar
Vay bu ümmete, o öldüren zalim meliklerden dolayı.
Bu zalimler, kendilerine itaat edenler hariç, sessiz mutileri
(itaatkar insanları) bile korkuturlar. (Kitab-ül Burhan fi
Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s.13)
Liderlerin zulmetmesi… kıyamet alametlerindendir.
(Kıyamet Alametleri, s.143)
... Fitnenin girmediği hiçbir ev ve dokunmadığı
hiçbir Müslüman kalmaz. Bu hal soyumdan bir kişi çıkana kadar
devam e-der. (Kitab-ül Burhan fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir
Zaman, s.25)
(Kıyametin bir alameti) Mescitler içerisinde
günahkarların seslerinin yükselmesi ve günahkarların dinin
emrettiklerini yerine getiren samimi müminler üzerine galip
gelip onlara tahakküm etmeleridir. (Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve
Ahirzaman Alametleri, s. 450)
Yemin ederim ki bu ümmete öyle (şiddetli) belalar
gelecek de, kişi zulümden, gaddarlıktan kurtulmak için sığınacak
bir yer bulamayacaktır. Öyle sıkıntılı bir sırada Allah Teala
akrabamdan, benim hanedanımdan bir kimseyi gönderecek. (Ölüm-Kıyamet
-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s. 437)
Bu hadisler, Mehdi gelmeden önce bazı Müslüman ülkelerde,
din ahlakından uzak, zalim ve acımasız karakterli kişilerin
iktidarda olacaklarına işaret etmektedir. Bu durum Mehdi ve
Hz. İsa'nın gelişlerinin yaklaştığını gösteren alametlerden
biridir.
Peygamberimiz (sav) bir başka hadisinde de ahir zamanda samimi
müminlerin tüm bu baskılar nedeniyle inançlarını saklamak
ve ibadetlerini gizli sürdürmek zorunda kalabileceklerini
şöyle haber vermiştir:
Bugün sizin aranızda münafıkların gizli yaşadıkları
gibi bir zaman gelir ki mümin olanlar da diğerlerinin arasında
gizli olarak dini hayatlarını sürdürmeye çalışırlar. (İbni
Sünni; Son Zamanlarla İlgili Hadisler, s. 12)
|
Der Spiegel, 16 ocak 2003, Almanya'nın
ünlü Der Spiegel dergisi 16 Haziran 2003 tarihli
sayısında Saddam ve ailesini Cinayet Klanı
olarak isimlendirmişti.
Radikal 12 Nisan 2003,
"Yağma... Kaos...Sefalet"
(Sağ, alt yerde oturan insanlar) Aksiyon,
14 Nisan 2003 |
|
Gerçekten de bugün İslam dünyasının bir bölümünde iktidarda
olan yöneticiler, Müslüman halka eziyet etmekte, baskıcı ve
despot rejimleri ile insanları ezmektedirler. Müslümanların
dinlerini özgürce yaşamaları ve ibadetlerini yerine getirmeleri
engellenmekte, ekonomik sıkıntılar yaşamı zorlaştırmaktadır.
Bir kısmında ise, ehil olmayan yöneticiler nedeniyle halk
çeşitli belalara maruz kalmaktadır. Bu ülkelerden bazılarında
yaşanan olayların örnekleri şunlardır:
İran ile yaptığı savaşta 3 milyonluk nüfusunun yaklaşık bir
milyonunu kaybeden Irak'ta, faşist diktatör Saddam Hüseyin
halkına dayanılmaz işkenceler ve zulüm uygulamıştır.
1979 yılında Sovyet Rusya tarafından işgal edildiği günden
itibaren Afganistan'da, istikrarsızlık ve kargaşa hakim olmuş,
gerçek İslam ahlakını hiçbir şekilde temsil etmeyen bazı Afganistan
iktidarları, son derece baskıcı, acımasız ve hoşgörüsüz bir
sistem kurmuşlardır.
Suriyeli Müslümanlar Hafız Esad'ın 30 yıl süren diktatörlüğü
boyunca çeşitli acımasızlıklara maruz kaldılar. Kadınlara
tecavüz edildiği, erkeklere her türlü işkencenin uygulandığı
katliamlarda bazı şehirler tamamen ortadan kalktı.
Afrika'nın en küçük ülkelerinden biri olan Cibuti, 1977 ve
1991 yılları arasında, yaklaşık 2 bin Müslümanın katledildiği,
7 bin kişinin de hiçbir mazeret gösterilmeden tutuklanıp işkence
gördüğü katı bir rejimle yönetildi.
Somali'de 1969 yılından 1991 yılına kadar yaklaşık 20 yıl
boyunca doğrudan Müslümanları hedef alan, Tümgeneral Muhammed
Siad Barre'nin liderliğinde baskıcı bir rejim uygulandı.
Tunus, 31 yıl boyunca Habib Burgiba'nın dikta rejimi altında
yönetildi. Kendisini "hayat boyu cumhurbaşkanı" ilan eden
Burgiba, iktidarda olduğu müddetçe Müslüman halkı baskı altında
tuttu.
Şunu da belirtmek gerekir ki, bazı Müslüman ülkelerde yaşanan
bu durum gerçek İslam ahlakının tam anlamıyla bilinmiyor olmasından
kaynaklanmaktadır. Müslümanlara baskı uygulayan rejimlerin
ortak yönlerinden biri, bu rejimlerin temellerinin din ahlakına
uygun olmayan baskıcı, kaba kuvvete dayalı ideolojileri benimsemeleridir.
Dolayısıyla, yapılması gereken söz konusu ideolojilerle fikri
alanda mücadele yürütmektir. Fikren yenilgiye uğrayan bir
ideolojinin ayakta kalması mümkün değildir. Müslümanların
yapması gereken, bir yandan bu ideolojilerin çarpıklıklarını
ve yanlışlarını gözler önüne sermek, bir yandan da gerçek
din ahlakını anlatarak insanları en güzel şekilde doğru yola
davet etmek olmalıdır. Kuran ahlakına ve Peygamber Efendimiz
(sav)'in sünnetine uygun olan bu yöntemle, Allah'ın izniyle,
tüm bu zulümler sona erecek, Müslüman dünyası aydınlık bir
geleceğe kavuşacaktır.
50. Masum İnsanların Öldürülmesi
Mehdi her dokuzdan yedi öldürülünceye kadar çıkmaz.
Günahsız insanların öldürülmesi onlardandır. (Kitab-ül Burhan
fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s.35)
Günahsız insanlar öldürülmeden Mehdi çıkmaz.
Günahsızlar öldürüldüğünde, onları öldürenlere yer ve gök
ehli buğz ederler... (Kitab-ül Burhan fi Alamet-il Mehdiyy-il
Ahir Zaman, s. 35)
Mehdi'nin çıkışı ile ilgili hadislerde katliamların yaygınlaşmasından
bahsedilirken, bu katliamların masum insanları hedef alacağına
özellikle dikkat çekilmiştir. Daha önce de ele aldığımız gibi,
günümüzde hemen hemen tüm savaşlarda asıl hedef sivil halk
olmaktadır. Katliamlar da asıl olarak sivil ve masum halka
yönelik olarak gerçekleştirilmekte, çoğunlukla çocuklar, yaşlılar
ve kadınlar katledilmektedir. Özellikle kendilerini savunma
imkanı olmayan bu insanların seçilmiş olması katliamların
çapının geniş, hayatlarını kaybeden insanların sayısının yüksek
olmasına neden olmaktadır.
Savaşlar veya çeşitli çatışmalar sırasında gerçekleştirilen
katliamların yanı sıra özellikle son yıllardaki terörist eylemler
de halkın toplu olarak imha edilmesi ile neticelenmektedir.
Terörizmin amacı halk arasında korku ve dehşet yaymak olduğundan,
bu tür saldırıların asıl yöneldiği kesim çoğunlukla sivil
halktır. Alışveriş merkezleri, restoranlar, kafeteryalar,
okullar gibi savunmasız kadınların, gençlerin ve çocukların
bulunduğu yerleri hedef alan bu eylemler nedeniyle dünyanın
farklı ülkelerinde pek çok insan hayatını kaybetmektedir.
|
Bir yanda dünyanın pek çok ülkesi kendi
vatandaşlarının veya terör gruplarının sebep
olduğu terör ile uğraşmakta. Öte yanda Bosna'da
olduğu gibi toplu mezarlar bulunmakta; yaşlılar,
çocuklar, kadınlar eziyet görmektedir. Tüm
dünyada masum insanları hedef alan terör
ve kargaşa ortamı her insanın düşünmesi
gereken bir kıyamet alametidir.
Zaman, 9 Temmuz 2001, "Yine toplu
mezar"
|
|
27. Chronicle of
20th Century, Dorling Kindsey Publishing, New York, 1995,
s. 1214
28. http://www.ihh.org/multeciler.php |