Atatürk materyalist değildir
Buraya
kadar anlattığımız gibi Atatürk Allah ve ahiret inancına sahip, dindar
bir insandır. Bazı çevreler, bize bu cennet vatanı ve Cumhuriyet'i emanet
eden, "Gerçeğe nasıl inanıyorsam, dinime de öyle inanıyorum"
diyen Atatürk'ü din düşmanı olarak gösterme gayretindedirler. Kendi siyasi
görüşlerine destek sağlamak ve Türk Milleti'nin Atatürk'e bağlılığını
sarsmak amacıyla, Atatürk hakkında asılsız dedikodular yaymaya çalışmakta,
üstelik yalanlarını milyonlara aktarmaya çalışmaktadırlar.
Ancak, Atatürk herhangi bir şahıs değildir. Sözleri, fikirleri, tavsiyeleri,
milyonlarca insana rehberlik eden, yol gösteren tarihi bir şahsiyettir.
Bu gerçeği göz ardı ederek, Atatürk hakkında asılsız bilgiler veren ve
yorumlara yeltelenenler genelde materyalist dünya görüşüne sahip çevrelerdir.
Bunlar, Atatürk'ü kendilerince din düşmanı gibi tanıtıp kendi materyalist
ve Marksist ideolojilerine pay çıkarmaya çalışan kişilerdir.
Bu çevrelerin inandıkları, hiçbir bilimsel dayanağı olmayan ve tamamen
gerçek dışı uydurmalardan ibarettir. Aslında bu çevreler nasıl bir çıkmaz
içinde olduklarının farkındadırlar. Ancak bu uydurma ideolojiden vazgeçmek
yerine, tam aksi bir tutum izlemektedirler. Atatürk gibi fikirlerine herkesin
değer verdiği örnek bir kişinin adını kullanarak, ideolojilerini güçlendirmeye
çalışmaktadırlar.
Bunların unuttukları bir şey vardır; dindarlık, milliyetçilik, milli
ahlak inancı, millet ve bayrak sevgisi gibi üstün kişilik özellikleri,
ancak ve ancak milli ve manevi değerlere derin bir bağlılıktan kaynaklanır.
Bu derece milliyetçi duygular taşıyan, son derece dindar, mukaddesata
bu kadar yürekten bağlı olan, vatanı ve bayrağı uğruna tüm hayatını ortaya
koyan, yaşamı boyunca milletinin mutluluğu için çalışan, aile kurumunun
kutsiyetini savunan bir kişinin materyalist olamayacağı ortadadır.
Şüphesiz ki materyalistler, vatanlarına, bayraklarına ve milletlerine
değil, kendi şahsi menfaatlerine bağlıdırlar. Milliyetçi değil enternasyonalisttirler.
Aile kurumunu korumayı değil yıkmayı hedeflerler. Milletlerinin mutluluğu
için değil kendi kişisel mutlulukları için çalışırlar.
Sadece bu dahi, Ulu Önderimiz'in, ateist ve materyalist olmadığını,
mukaddesatına yürekten bağlı olduğunu göstermeye yetmektedir.
|