HAZRETİ İSA ÖLMEDİ
Hz. İsa'nın Allah Katında diri olduğunun ve yeniden
yeryüzüne geleceğinin delilleri ile müjdelendiği bu kitap, temenni
ederiz ki, bu konuda tereddüte kapılanların şüphelerini ortadan
kaldırmış, bu gerçeğin aksini iddia edenlerin yanılgılarını anlamalarını
sağlamış ve pek çok Müslümanın Hz. İsa'nın gelecek olmasının sevincini
ve heyecanını duymasına aracı olmuştur.
Son
olarak üzerinde durmak istediğimiz bir diğer önemli konu da Hz.
İsa Allah'ın izniyle geldiğinde inananların kendisini nasıl tanıyacağıdır.
Hz. İsa'nın gelişi konusunda en çok tartışılan konulardan birinin
de sahte mesihlerin ortaya çıkışı olduğu düşünülürse, bu konunun
açığa kavuşturulmasının önemi daha iyi anlaşılacaktır. Bazı kimseler,
Hz. İsa'nın gelişi konusunu sahte mesihlere zemin hazırladığı endişesi
ile gündemde tutmaktan kaçınmaktadırlar. Bu, yanlış bir tutumdur.
Herşeyden önce, sahte mesihlerin ortaya çıkışı Hz. İsa'nın yeryüzüne
ikinci kez gelecek olmasının önemli alametlerindendir. (bkz. Harun
Yahya, Hz.
İsa'nın Geliş Alametleri, Araştırma Yayıncılık, Kasım 2003)
Daha da önemlisi, Hz. İsa yeniden dünyaya geldiğinde yaptığı her
tavrıyla hikmetli ve benzersiz olacak, bu alametlerle diğer insanlardan
ayrılacak ve hiçbir ispata gerek duymadan hemen tanınabilecektir.
Sahte mesihlerin kendilerini ispata çalışmaları ise onların sahteliklerinin
en açık delilidir.
Hz. İsa'yı sahte mesihlerden ayıran en önemli özelliklerden
bir diğeri de, yeryüzünde hiçbir akrabası veya onu tanıyan kimsenin
bulunmayacak olmasıdır. Hz. İsa yeniden yeryüzüne geldiğinde çevresinde
kendisini önceden tanıyan hiç kimse olmayacaktır. Onun fiziksel
özelliklerini, simasını ya da ses tonunu bilen tek bir kişi dahi
çıkmayacaktır. Dünya üzerinde tek bir kişi "ben onu daha önceden
tanıyorum, filanca zaman görmüştüm, onun ailesi ve yakınları şu
kimselerdir" gibi bir iddiada bulunamayacaktır. Çünkü onu tanıyan
tüm insanlar bundan yaklaşık olarak 2000 sene kadar önce yaşamış
ve ölmüşlerdir. Annesi Hz. Meryem, Hz. Zekeriya, onunla yıllarını
geçirmiş olan havarileri, dönemin Yahudi önde gelenleri ve bizzat
Hz. İsa'dan tebliğ almış olan insanlar vefat etmişlerdir. Dolayısıyla
ikinci kez yeryüzüne gelişinde, onun doğumuna, çocukluğuna, gençliğine
ve yetişkinliğine şahit olmuş tek bir kimse olmayacak ve onun hakkında
hiç kimse hiçbir şey bilmeyecektir. Tek bir çocukluk resmi bulunmayacak;
hiçbir insan onun geçmişine dair bir hat?raya sahip olmayacaktır.
Kuşkusuz bu durum, "sahte mesih" tehlikesini de
tamamen ortadan kaldırmaktadır. Hz. İsa'nın yeryüzüne yeniden gelişinde,
onun Hz. İsa olduğundan şüphe edilebilecek bir durum oluşmayacaktır.
Hiç kimse "bu kişi Hz. İsa olamaz" diyecek bir sebep bulamayacaktır.
Çünkü Hz. İsa Allah Katına yükseldiği haliyle, o zamanki kıyafetiyle
gelecek, hiçbir insanın asla taklit edemeyeceği üstün özelliklere
sahip olacaktır. (En doğrusunu Allah bilir)
Tüm bu bilgiler, samimi olarak iman edenlerin bu
önemli konuyu bir kez daha düşünmeleri ve vicdanlarının sesini dinleyerek
maddi manevi gerekli tüm hazırlıkları yapmaları için önemli bir
hatırlatmadır. Bu hatırlatmaya uyanlar, Allah'ın izniyle bu kutlu
elçi yeniden yeryüzüne geldiğinde -sevgili Peygamberimiz (sav)'in
müjdelediği gibi- kendisinin yardımcısı ve destekçisi olma şerefine
erişmeyi umabilirler. Hiç şüphesiz bu, gönülden iman eden tüm Müslümanların
duasıdır.
|